Kredi Başvurusu Yapan Şirketlerin Derecelendirilmesi Nasıl Yapılıyor?


Bankacılık sektöründe hizmet veren finans kuruluşlarının kar elde ettiği en önemli ürün kalemi kredilerdir. Bireysel krediler ve ticari krediler olarak tanımlanmaktadırlar. Yazımızda sizlere, bankaların ticari kredi kategorisinde olan bu kredileri vereceği şirketleri nasıl derecelendirdiği ile ilgili bilgiler vereceğiz. İşte, detaylar;

Daha önceden bankalar kredi verecekleri şirketleri derecelendirmeye tabi tutmamaktaydı. Bu noktada nasıl bir değerlendirme yaparak şirketlere kredi sağlıyorlardı sorusunu sorabiliriz. Derecelendirme uygulamalarının öncesinde “Scoring” adı verilen bir yöntem kullanılarak şirketler değerlendirmeye tabi tutulurlardı.

“Scoring” yönteminin farkı olarak kapsamının derecelendirmeden daha düşük bir seviyede olmasıdır denebilir. Bu da bir derecelendirme yöntemi gibi görünse de farklı olarak ele alınmaları en doğrusudur. Çünkü derecelendirme oldukça kapsamlı bir şekilde gerçekleştirilmektedir. Bu yöntemde bankaların kendi iç değerlendirmelerini yapabilme imkanları da bulunmaktadır.

Bankaların derecelendirme uygulamaları

Kredi talep eden şirketlerin derecelendirilmelerinde bankalar, dilerlerse kendilerinin oluşturduğu iç değerlendirme modellerini kullanabilirler ya da dilerlerse herhangi bir derecelendirme kuruluşu vasıtasıyla şirketlerin derecelendirmelerinin yapılmasını talep edebilirler. Her iki yolun kullanılması ile beraber kredi başvurusu yapan şirketlerle ilgili finansal durumlar net bir şekilde ortaya konularak bu sürecin en sağlıklı şekilde ilerlemesi sağlanabilir.

Kredi almak isteyen şirketlerin bankalar tarafından nasıl derecelendirdiği ile ilgili sorunun genel olarak iki yanıtı olduğunu gördük. Yapılan derecelendirme yöntemlerinden biri olan bankaların kendi iç dinamikleri ile yaptıkları derecelendirmeler, derecelendirme kuruluşlarının yaptığı derecelendirmeler kadar ayrıntılı olamayabilir. Buna örnek verecek olursak; Bir şirket kredi talep istediği bankanın aynı zamanda müşterisi olabilir. Bu nedenle banka halen müşterisi olan bu şirkete kredi verme konusunda detaylı bir derecelendirme yapmayabilir ve kredi ile ilgili sorun çıkarmayabilir.

Ayrıca bankalar kendi müşterisi olan şirketlere kredi tahsisi yaparken, uyguladıkları derecelendirme kriterleri daha yumuşak olabilse de bu şirketin tüm mali yapılarını da bilmeleri iç derecelendirme dinamikleri açısından da faydalı olabilmektedir. Bu sayede kredi talebinde bulunan şirketlerin temerrüt bilgisi de elde edilebilir.

Temerrüt bilgisi şirket kredi derecelendirmeleri sürecinde çok önemli bir konudur. Çünkü bu şirketlerin hangi koşullarda ve ne sıklıkta temerrüde uğradıkları ile ilgili bilgi, iç derecelendirmedeki modellemelerin istatistiki manada doğru sonuçlanması açısından faydalı olabilir. Sonuç olarak; bankaların kredi derecelendirme için kendi iç dinamiklerinin yanı sıra, kredi derecelendirme kuruluşlarını da ulandıkları görülmektedir.

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir